Dün çocukları annemlere bırakıp dolaşma şansım oldu. Ben de bu şansı Kadıköy'de gezinip biraz da alışveriş yapmak için kullanmak istedim. Özellikle penye tunik, kalçayı kapatabilecek dökümlü gömlek ya da yelek gibi birkaç parçaya ihtiyacım vardı. İkinci doğumum sezeryan olduğu için göbek problemim de var çünkü, mevcut yazlık kıyafetlerim bunu istediğim gibi örtmüyor. Eskiden kilolu da olsam göbeğim fazla değildi (vücuduma oranla yani)
Herneyse bu gezinti bana acı gerçekleri güzeeeelce gösterdi. Ben gerçekten şişmanmışım, kendimi nasıl kandırıyormuşum! İnsan kendini ne de olsa dışarıdan bir gözle göremiyor, her gün aynaya bakıp yavaş yavaş kilo aldıkça da sanıyorsunuz ki tombullaştınız. Oysa bildiğin obezmişim işte. Bense vücut ölçülerim orantılı, eşit kilo alıyorum, şu kadar kiloyum ama bu kadar gösteriyorum falan sanıyordum. Ama denediğim hiçbir şey olmadı.
Öncelikle Bahariye'de dolaştım, çeşitli mağazalara girdim ama bedenime göre bir şey bulmam mümkün olmadı. Yani 3-5 parça çıkmıştır belki aradan dökümlü hırka vb. ama ihtiyacımı karşılayan bir şey yoktu. XL gömlekler bile kavuşmadı. Salı pazarı yakınlarına doğru yürüdüm, 'sokak aralarında ihraç fazlası satan dükkanlar çoğalmış oralara bakayım' dedim. Epeydir gelmiyodum gerçekten çok sayıda mağazada parçası 10-20-30 liraya penyeler; 30-40 liraya elbiseler satan çok sayıda dükkan var. 20'li yaşlara hitap eden renk ve desen ve bedenlerde çok güzel şeyler vardı hatta etiketlerini görüp şaşırdığım, Türkiye'de iyi bilinmeyen ama yurdışında kalburüstü mağazalarda satılan pek çok marka ürün de vardı. Bunların arasında büyük beden bulmak mümkün ama renk ve model olarak istediğim gibi şeyler bulamadım. Denemek için birkaç parça seçtim ama hangi beden olduğumu bilmiyorum, 44 küçük gelir herhalde dedim içimden 46 beden aldım denemek için. (Pantolon) Ne 46'sı 48 bile küçük geldi :(((( Hiç bu kadarını tahmin etmiyordum. Epey bozuldum, durumun vehametinin farkına vardım. Hala hamile pantolonlarımı giydiğim için ne hale geldiğimi fark etmemişim.
Peki farkına vardım da ne oldu? Mutlaka kilo vermeye karar verdim. İlk etapta 12-15 kilo bile beni epey rahatlatır. Ama fazlasını da vereceğim. İyi de 'ainesi işdir kişinin lafa bakılmaz' denmez mi? Bu duruma rağmen akşam eve gelip gece yukarıda anlattıklarımı yemem, bugün 'canım istedi' diyerek içli köfte yapmaya niyetlenmem (sabahın köründe kıymayı çıkardım buzluktan) oluyor mu? Olmuyor! Ama şunu söyleyebilirim tam kontrol edemesem de kendimi ipin ucunu bırakmayacağım. Bakalım gelecek hafta neler gösterecek?
*Bu arada içli köfteyi ilk defa deneyeceğim, köfteleri fırında (sini köftesi deniyor) ya da yuvarlamayı becerebilirsem haşlayarak pişireceğim ve azzzzz yiyeceğim :)
**Yazmayı unuttum: Kadıköy'de Salı pazarı yakınlarındaki sokaklarda sadece büyük bedene özel mağaza ve dükkanlar da var. Gerçi satılanlar model olarak hiç hoşuma gitmedi ama başka çaresi olmayan insanlar için gene de seçenek. Birkaç dükkan 'battal beden' satıyordu, 5XL, 6XL kıyafetler gördüm ya; bunu da görmedim demem artık. Bunlardan birinde 'Bu büyük sayılmaz içeride daha büyükleri var' yazan pankart iliştirip vitrine koymuşlardı, içerdekileri tahmin edin artık. Ben siyah bir tunik, şal desenli bir bluz ve askılı bir elbise aldım gezdiğim mağazalardan, günü böyle kapattım.
13 Nisan 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder